Yıkımın çok olmasının sebebi: Maraş depremi 17 Ağustos'un 3 katı şiddetinde.
Kahramanmaraş merkezli deprem “karada olan en büyük deprem” olarak kayıtlara girerken, 17 Ağustos’ta Marmara’yı vuran depremin de 3 katından daha fazla bir enerjiyi ortaya çıkardığı belirlendi.
Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şerif Barış, 10 kenti vuran iki büyük deprem ve sonrasında meydana gelen artçı depremleri değerlendirdi. Barış "Bu deprem, karada olan en büyük deprem. 17 Ağustos depreminin güç olarak 2 katı. Aynı zamanda 3 katına kadar da bir enerji açığa çıktı. Yani 3 tane Kocaeli depremi büyüklüğünde, sadece birinci depremde ortaya çıkan enerji söz konusu. 7,6’lık ikinci deprem de hemen hemen buna yakın değerlerde" dedi.
Türkiye Gazetesi – Ankara, Şubat 2023 (Yıkımın çok olmasının sebebi: Maraş depremi 17 Ağustos'un 3 katı şiddetinde - Türkiye Gazetesi (turkiyegazetesi.com.tr))
Gözetmen Sigorta Brokerliği – M. Selim Ismet, Gn. Md.;
Herbirimizi derinden sarsan büyük Maraş depreminin ardından, günlerce gözümüz kulağımız aklımız, canlı yayınlardaki enkazlardan kurtarma çalışmalarında idi. En zor durumlardan, uzun günlerden sonra her kurtarılışın müjdesinin sevincini yüreğimizde hissettik. Vefakar ve fedakar Milletimizin malı ile canı ile yardıma koştuğunu bir kez daha gördük, yaşadık.
Devletimiz, STK lar, gönüllüler, konteynerlar, çadırlar, giyecekler, yiyecekler temin etti, o devasa yaraya ilk etapta, geçici bir çözüm olmaya gayret etti. Ne var ki o yıkımın faturası enkazlar gibi dağ oldu. Yitirilen hayatlar, aileler, komşular geri gelemeyecek, o manevi yıkımın, enkazın altından kalk çok zor ama üstüne bir de maddi kayıplar, enkazlar da binince altından kalkılamaz oluyor.
Zamanında evinin zorunlu deprem sigortasını (DASK) doğru bilgilerle yapanlar, konut sigortasını içindeki eşyaları ile birlikte güncel bedellerle yapanlar, kaskosunu yapanlar, işyerini-fabrikasını doğru ve güncel bilgi ve bedellerle deprem teminatını dahil ederek sigortalayanlar, maddi zararlarını büyük ölçüde alacaklar.
Hayatlarını yitirmiş ama varlığında, yokluğu halinde, bakmakla yükümlü olduğu ailesinin, alışageldiği hayat standartlarını sürdürebilmeleri, aldığı evin-arabanın-kredinin borçlarının geride kalanların üstüne kalmaması için, deprem teminatlı hayat ya da en azından ferdi kaza sigortasını yaptıran aile reisleri, en sevdikleri ailelerine yapabilecekleri en büyük iyiliği yapıp ansızın göçüp gitmiş oldular…
DASK olsun, konut olsun, işyeri sigortalarında olsun, bina teminatındaki sigorta bedeli, binanın piyasadaki rayiç bedeli üzerinden değil, yapı maliyeti üzerinden hesaplanır ve sigortalanır. Hasar anında da, deprem bağlı uygulanan kanuni koasürans ve muafiyet sonrası kalan miktar ödenmektedir.
Ülkemizin kaçınılmaz acı gerçeklerinden biri deprem kuşağı üzerinde yer alması. Dolayısı ile, depremler evvelden olduğu gibi bundan sonra da olacak. O halde maddi anlamda risklerimizi güvence altına alabileceğimiz risklerimizi, geç kalmadan sigortalamak şart.
İnşallah bir daha bu denli büyüklükte ve geniş alana etkileyen nispette olmaz yaşanmaz. Rabbim afetlerden hepimizi korusun…